*
Esperanto konuşuyor musun ?
24 Temmuz-1 Ağustos 2015 tarihleri
arasında Esperanto konuşanların Uluslararası Kongresi Fransanın Lille kentinde
gerçekleşiyor
Bu sene 24 Temmuz-1 Ağustos tarihleri arasında Fransa’nın Lille
kentinde tertiplenecek olan 100. UK (Universala Kongreso) yani Uluslararası
Kongre’de tüm dünyadan kendini Esperanto diline adamış 78 ülkeden 2,500’e yakın
kişi bir araya gelip konuştukları dilin dünya çapında tanınması açısından önümüzdeki
sene alacakları adımları tartışacaklar, gerekli kararları alacaklar. 1905
yılında ilk Kongre Fransa’nın Lille kenti yakınlarındaki Boulogne-sur-Mer
kasabasında yapılmıştı, 100. Kongre gene burada ancak bu kez imkanlarından
dolayı Lille kenti merkezinde gerçekleşecek, Boulogne-sur-Mer kasabasında ise 100.
yıl anısına tören düzenlenecektir.
2015
yılı Lille 100. UK sayfası için : www.lve-esperanto.org/lille2015/
26 Temmuz’da kutlanan Esperanto Günü, dünyada dil engelini aşmak
ve dünya kültürlerini bir araya getirmak için 128 sene önce insanlığa sunulmasıyla başlatılan çabaya
adanmış bir gündür. Senede bir yapılan uluslarası kongreler bu tarih etrafında
gerçekleştirilmektedirler.
1887
yılında başlatılan bu çabalar dünyanın
çalkalantılı dönemlerinden ve diktatörlerinden dolayı çok zor günler geçirdi. Esperanto
hareketi çokça sekteye uğramıştır. Esperanto toplumuna göre bugün dünyada iki
milyona yakın konuşanı var ve örnek olarak sadece İngiltere’de 2,000 den fazla
akıcı konuşanı var.
Esperanto
dili uluslararası arena’da, 28 ülkede yaklaşık 600 ilk ve orta okulda
öğretilmektedir. Bunlardan 5’i İngiltere’dedir ve amaç bu dilin okullarda
öğretilmesinin yaygınlaştırılmasıdır. Ayrıca 150 üniversitede de resmi olarak
Esperanto dili öğretilmektedir.
Liverpool Üniversitesinde bu dilde eğitim de yapılmaktadır.
Gene de bu konuda, özellikle İngiltere ve ABD tarafından, bu
dile karşı bir direnç sözkonusudur. Dünyada yılda İngilizce öğretimi için
harcanan ve kaynak olarak bu ülkelere aktarılan milyar dolarları ve bu sayede
bu ülkelerin yakaladıkları kültür emperyalizmi imkanını düşünürsek bunun böyle
olması gayet iyi anlaşılmaktadır.
Dil
1887 yılında Polonya’nın Bialystock kentindeki etnik ayrışma ortamında büyüyen
göz doktoru L.Lazar Zamenhof tarafından geliştirildi. Zamenhof’un inancı dil
engelinin toplumlar arasında çatışmayı ve anlaşmazlıkları güçlendirdiği idi.
Dolayısıyla hiç bir topluma ait olmayan, politik bir amaç taşımayan, herkesin
uluslararası arenada bir biri ile eşit şartlarda öğrenip, anlaşmak için
kullanacağı “nötr” ve çok kolay öğrenilebilecek bir dilin kullanımına inanan doktor
L.L.Zamenhof, Esperanto dilini geliştirdi.
1920’lerde
o zamanın Uluslar Ligi’nde (Birleşmiş Milletler) bu dilin uluslararası
ilişkilerde kullanılacak dil olması için öneri getirilmiş, ancak o zamanlar
Fransizca dili uluslararası alanda kullanıldığından Fransa’nın çabaları ile bu
öneri engellenmiş oldu. Daha sonra Hitler bu dile şüphe ile baktı ve Esperantist’leri
çalışma kamplarına gönderdi. Stalin dönemi Rusya’sında gene Esperantist’ler
sürgüne gönderildiler, idam edildiler.
Esperanto
dilinin ve hareketinin ana merkezi Hollanda Rotterdam’da konuşlanmış olan UEA
(Universala Esperanto Asocio - Evensel Esperanto Birliği) organizasyonudur.
Esperanto bir ülke dili olmamasına rağmen UEA, uzun yıllar Birleşmiş Milletler
ve UNESCO dahilinde ofisleri bulunmaktadır ve dil hakları gibi konularda
toplantılara müdahil olabilmektedir. UEA’nın sayfası : www.uea.org
Lille’deki
Uluslararası Kongrede birbirlerini “Saluton!” diye selamlayacak olan delegeler
artık bu dilin Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği gibi uluslararası
kurumlarda önemli bir rol oynadığını görmek arzusundalar. Esperanto dilinin
felsefesinde kimsenin diline müdahale etmek yoktur. UEA’nın desteklediği
prensipler aynı zamanda Birleşmiş Milletler ve UNESCO’nun da desteklediği
prensiplerdir. Bunlar sırasıyla:
1. Herkes
öncelikle anadilinde eğitim görüp anadilini öğrenme hakkına sahiptir.
2. Eğer kişinin
yaşadığı bölgede ülke dilinden farklı bir dil kullanılıyorsa o dil öğrenilebilmelidir.
3. Ülke dili
öğrenilebilmelidir.
4. Uluslararası
alanda herkesin eşit şartlarda konuşup anlaşacağı Esperanto dili öğrenilebilmelidir.
1954
yılındaki UNESCO’nun Montevideo şehrinde yaptığı toplantda Esperanto dilinin
üye ülkeler tarafından önemsenmesini ve okullarda öğrencilere ilk yabancı dil
olarak öğretilmesi önerildi. Bugüne kadar bu çok fazla gerçekleşmedi ise de
İngiltere Manchester Üniversitesi’nin yaptığı bir araştırmaya göre yabancı dil
olarak Esperanto dilini bir sene boyunca öğrenen çocukların daha sonra
öğrenmeye başladıkları yabancı dillere çok daha kolay adapte olduklarını ve dili
çok daha hızlı öğrendiklerini göstermiştir.
Esperanto
dilinin öğrenilmesi diğer yabancı dillere göre çok daha kolaydır. Herşeyden
önce basit bir grameri vardır ve örnek olarak fiil çekimlerinde hiç bir
düzensizlik yoktur. Bir iki hafta içinde dili öğrenenler konuşmaya
başlamaktadırlar, ve üç ay gibi kısa bir sürede dil tamamen öğrenilebilmekte ve
kişi kabiliyetine göre gayet akıcı şekilde konuşulabilmektedir. Sonrasında 128
yıllık Esperanto edebiyatında ortaya çıkan kitaplar okunarak dilde ustalaşmak
mümkündür. Halbuki hangi yabancı dilde bu kadar kısa sürede öğrenciler akıcı
konuşmaya başlayabilirler ve o dilin edebiyatından bir roman okumaya başlayabilmektedirler?
Bugüne
kadar Esperanto dilinde 50,000 civarında edebi eser (orijinal ve tercüme)
birikmiştir. Müzik konusunda da çok zengin bir repertuar mevcuttur. Esperanto
wikipedia’sındaki makale sayısı bir çok ülkenin makale sayısını çoktan gelip
geçmiştir. Mayıs 2015 itibarıyle bazı dillerdeki wikipedia makale sayıları:
95.590 Azerice
106.419 Yunanca
172.081 İbranice
199.091 Danca
204.093 Slovence
214.677 Esperanto
246.117 Türkçe
Esperanto
dili özellikle uzak doğudaki ülkelerde çok önemsenmektedir. Dilleri Latin
dillerinden farklı olmasına rağmen Esperanto dilini öğrenmek için çok fazla
çaba sarfetmektedirler. Özellikle Çin’de Esperanto’nun ayrı bir önemi vardır. Esperanto
konuşan işadamları derneği vardır. Resmi politika olmasa da ülkede Esperanto
bir çok ilkokulda çocuklara öğretilmekte ve üniversitelerde eğitimde
kullanılmaktadır. Bir düşünceye göre dünya devi olmak isteyen Çin, bunun Çince
ile olmayacağını ve İngilizce dilini kullanmanın pek mantıklı olmadığını
biliyor ve Esperanto dili bu konuda Çin için ciddi bir alternatif olarak görünüyor.
Esperanto
diline önem verilen ülkelerin listesinde Çin’den sonra, Brezilya, Japonya ve
Avrupa’da bir çok eski doğu bloku ülkeleri gelmektedir. İslam ülkeleri içinde
ise İran ve Pakistan listenin başını çekmektedirler. Türkiye’de Esperanto
hareketi neredeyse dil kadar eskidir ancak bugüne kadar çok iyi bir seyir
izleyebilmiş değildir. Türkiye Esperanto
topluluğunun Ortadoğu ve Kuzey Afrika grubuna dahildir (MONA – Mezorienta kaj
Nordafrika). Türk Esperanto grubu son
yıllarda bu grupta üç adet toplantı organize etmeyi başarmıştır : 2009 İznik,
2010 Eskişehir ve 2012 Gaziantep. Şimdi de 2016’da Ürgüp Kapadokya’da dördüncü
toplantıya hazırlıyor.
Türkiye’deki Esperanto hareketi için bu sayfaya başvurabilirsiniz : www.facebook.com/groups/7121509722
Esperanto
dilini teşvik etme konusunda her sene sayısız kampanyalar düzenlenmektedir,
gene de yakın gelecekte kişilerin karşısındakinin hatırını “Kiel vi fartas?”
şeklinde soracakları zamanın gelip gelmeyeceğini öğrenmek için oturup
beklememiz gerekmektedir.
Bazı örnek Esperanto cümleleri
Ĉu vi parolas Esperanton? Esperanto konuşuyor musun?
Kiel vi fartas? Nasılsın?
Mi vfartas bone, dankon! İyiyim, teşekkürler!
Mi amas vin. Seni seviyorum.
Kaj nun la veter-prognozo. Ve şimdi hava durumu.
Unu, du, tri, kvar, kvin. Bir, iki, üç, dört, beş.
Ses, sep, ok, naŭ, dek. Altı, yedi, sekiz, dokuz, on.
Kiu vi estas? Kimsiniz?
Mia nomo estas Ahmet. Benim adım Ahmet’tir.
Mi estas el Istanbulo. Ben İstanbul’danım.
Ĉu vi parolas Esperanton? Esperanto konuşuyor musun?
Ne, sed mi lernas Esperanton. Hayır ama Esperanto öğreniyorum.
Pepu viajn komentojn. Yorumlarını tweet’le.
Esperanto öğrenmek için
Esperanto dilini öğrenmek için internet ortamında yüzlerce
kaynak mevcuttur. En önemlisi ve UEA’nın resmi sayfası olan www.lernu.net sayfasına
ücretsiz olarak üye olabilirsiniz ve kursları online olarak çalışılabilirsiniz.
Ayrıca 35’ten fazla dile çevrilen Slovak yazar Stano Marĉek’in ünlü dil öğretim
kitabı bu sene Türkçe dilinde de yayınlandı ve internet ortamından satın
alınabilmektedir.
Esperanto konuşan bazı ünlüler
İngiltere Başbakanı Harold Wilson Esperanto dilini izci okulunda öğrendi ve 1980’de emekli
olduktan sonra “British Workers’ Esperanto Movement” derneğinin başkanı oldu.
Aktör William Shatner, ya da
bizim bildiğimiz gibi Uzay Yolu dizi ve filmlerinin kaptanı Captain Kirk, 1965
yılında Incubus adlı filmde rol aldı. Bu bilim kurgu filmi tamamen Esperanto
dilinde çevrildi ve İngilizce altyazıları ile bu film o zamanlar Esperanto
dilini tanıtmak amacını taşıyordu.
George Soros, hayırsever trilyoner, 1930
yıllarında babası Esperanto dilinin bir destekçisi idi ve böylece aile içinde Esperanto
öğrenerek büyüdü.
Peter Ustinov, aktör, içlerinde Esperanto da
olan 16 ayrı dili akıcı şekilde konuimaktaydı.
Diğer
bazı Esperanto konuşan ünlüler : komedyen Rory
Bremner, astronom Patrick Moore ve
papa John Paul II.